Alışılmışın dışında bir makale, köşe yazısı ile belki ilk kez karşılaşılacak. Ama çarelerden biri de bu. İnsanların, canlıların, memleketlerin lisanı hallerinin, duyulmayan tepki ve sözlerin başka bir şekildeki ifadesi. Bunları biliyor musunuz?
Merkez ile ilçe arasının ortasında plaka temsili gibi yirmi üçüncü kilometre de bulunan bir kilometrelik köyün çağ atlayan bir Türkiye’de, asfaltsız yer kalmamasına rağmen asfaltsız; temel ihtiyaçlardan biri olan susuz, altyapısız olduğunu biliyor musunuz?
Özellikle son yıllarda ulaşım sorunun çözümlenerek karayolları ağının gitmediği tek ev bile kalmazken, yıllardır yolu yapılmayan, asfalt dökülmeyen merkezi yer neresi ola ki?
Köy-Des, Bel-Des, Or- Köy, Kuzova Projeleri derken hayatın anlamı olan su gibi temel ihtiyaçtan yoksun, suyu olmayan, o eski kuyruklar gibi su kuyruklarını ve zamanını bekleyen uzaklarda değil yolun kenarındaki o köyü biliyor musunuz?
Rahmetli Eşref Bitlis Paşa’nın vesile olduğu yolun nerde ise yok olduğunu biliyor musunuz?
Bin dokuz yüz doksan yediden sonra bu köyün projeye alacağız denilerek yıllarca atlatılan yer olduğunu, yetkili birinin buraya gitmediğini, ilin mülki idare amirlerinin gözünün önündeki merkez köyün can çekiştiğinden habersiz olduğunu biliyor musunuz?
Ta doksan sekizden bugüne siyasilerin, ilgililerin, valilerin, yetkililerin ötelediği o yeri kim merak etmez ki?
Adı gibi üç ağaca mahkûm edilen bir zamanlar ulaşımın kalbi olan yerin daha çok başkaları tarafından kazılarla sahip kalındığını, tarihin tozlu sayfalarında unutulan o yeri biliyor musunuz?
Gazete manşetleri, köşe yazıları ve TV kanallarına konu olan bu köyün sorunlarının yıllarca hala devam ettiğini biliyor musunuz?
Yıllarca köşelere taşınan, manşetlerde yer bulan o yer!
Merkez köylerden, çok uzaklarda olmayan bir köyün maden kaynaklarına feda edilen insanların, bitkilerin, hayvanların hayatlarının bittiğini biliyor musunuz?
Çevrecilerin, yetkililerin seslerinin bu çıkmadığını biliyor musunuz?
Yirmi üçü tutturan, yirmi üçün nimetlerinden faydalanamayan, tabelasız ama asfalt yola bir kilometre olan o hanelerin olduğu yeri merak etmediniz mi?
Bir zamanlar yüksek rakımlı havası ile meşhur köyün havasının ve kimyasının bozulduğunu biliyor musunuz?
Türkiye ve Elazığ gibi özellikleri, güzellikleri olan varlıklar içinde yokluk çeken, zenginlik fakiri o yeri, bakıp da görülmeyen, duyulup da duymazlıktan gelinen o yeri biliyor musunuz?