Money Aidat Borcu Sorgulama
Event Etkinlik Takvimi
Survey Anket

Web Sitemizi Nasıl Buldunuz ?

İstatislik Sayfa İstatisliği
  • Online Kişi   : 1

  • Kişisel           : 386095

  • Toplam         : 3439598

Köşe Yazarı › Yücel CAN › BİR BAŞKA CAZİBE
5603 kez okundu
09/02/2009

Yücel CAN / BİR BAŞKA CAZİBE


Spor, birçok kavram gibi insanın yaratıldığı andan itibaren var olan bir konudur. Ve sporun dalları, alt dalları, kategorileri, grupları, klasmanları vardır. Dolayısıyla sporun tarihi ele alındığında bu kadar yaşlı ama genç, dinamik bir kavrama belli bir sınırlar çizilerek veya tarihin sadece herhangi bir zamanını ölçü alınarak sporu değerlendirmek eksik bir yaklaşım tarzı olur. Bir kere spor adına yapılan tanımlarda çok çeşitlilik söz konusudur.

Birçok tanımı yapılan sporu Canca bir yaklaşım tarzı ile tanımlamak gerekirse; Spor belli kuralları olan, fiziksel yönü olan güç ve motivasyonun söz konusu olduğu hareket etmeye dayalı bir veya birden fazla kişi tarafından oynanabilen, çoğu zaman belli bir amaç doğrultusunda hedeflere ulaşabilmek için yapılan sağlık (biyolojik, psikolojik), sosyo- kültürel, ekonomik, medya, tanıtım ve başka boyutları da olan bir daldır. Görüldüğü gibi sporu tek başına tanımlamak son derece güç bir kavramdır. Çünkü tanımlama güçlüğünün bir başka nedeni de sporun çok çeşitli olmasıdır.

Her ne kadar zamana ve şartlara göre spor dallarına rağbet göreceli bir kavramsa da galiba en çok adından söz edilen spor dalı da futbol olsa gerek.

Dolayısıyla spor ve içerisindeki futbol birçok açıdan ele alınması gereken bir konudur. Gerçi ülkemizde siyaset, din ve spor konusunda ağzı olan konuşuyor yaa(!)

Sporun ve içerisindeki futbolun tanımının karmaşıklığı, sınırlı olmayışı kadar amacı, önemi, hedefi de bir o kadar sınırsız, farklı, görecelidir.

Spor; futbol…

Bireyden, gruptan, bölgeden, memleketten tutun ta ülkelere kadar çok önemlidir spor ve futbol. Bu anlamda sporun ve içerisindeki futbolun getirileri - götürüleri, kazandırdıkları - kaybettirdikleri vardır tabii ki.

Bazen sağlığımızın yerinde olmaması, imkânların ele vermemesi, genel anlamda motivasyon eksikliği, ekonomik şartların olumsuzluğu ya sporun yapılmasını engeller, ya da verimi düşürerek istenilen sonucu vermez.

Bazen de milyarların dökülerek belki de istenilen sonucun alınamayacağı tanıtımlarda spordaki bir sıçrama birden sizi vitrinin başköşesine koyarak gündemin ilk sıralarına taşır. Spor, tanımı ve içeriği kadar öyle geniş bir kavram ki yaz yaz sayfalar ister; konuş konuş günlerce bitmez. Hem bilimsel, teknik, kişisel tercihli, kabiliyetler, performans kadar tartışması bitmeyen bir o kadar da zevkli, stresli ve karmaşık duyguları yaşamaktır sporu ve içerisindeki futbolu.

Güreş, atletizm, boks, yüzme, futbol, voleybol, basketbol… sporun içerisinde ilk akla gelenler ve toplumun büyük bir kısmı tarafından bilinenler. Hele hele güreş başta olmak üzere unutulan ata sporlarımız! Bir organizasyonun yapısı içerisinde yer alırken öğrenmiştim dört bin civarında çocuk oyununu tarihin sayfalarında unuttuğumuzu. Unuttuklarımızı hatırlayabilmek, farkında olabilmek. Bir de son zamanlarda federasyonlarla, etkinliklerle giderek artan spora çeşitlilik katan dalları da unutmamak lazım. Öyle ki bazılarının söylenmesinde, zihinlerde canlanmasında, hafızalarda hatırlanmasındaki güçlüklere rağmen.

Bowling, dart, boca bowling… Öyle ya da böyle madem sporun içerisindeler, devletler ve devletlerarası düzeyde bu anlamda düzenlemeler, müsabakalar yapılıyor; inkâr edilmeleri mümkün değildir spor dallarının.

Sporun içerisindekiler beceri, yatkınlık, özellikler kadar ihtiyaçlar, potansiyelle ve politika kavramları ile yakından ilişkilidir.

Oldukça geniş olan sporun çatısı altında profesyonel olmaya aç, en çok konuşulan, uygulanabilen dal öyle ya da böyle futbol olduğuna göre. Bazı spor dalları her yerde teşkilatlanmasa da futbolun, ayak basmadığı, müsabakalara ve yarışmalara sahne olmadığı yerleşim birimleri yok gibi.

Futbol simgedir, bir başka isimdir, tanımlamadır. Öyle ki bir renk veya kavram söylendiğinde hemen bir şeyler canlanır zihinlerde. Kırmızı beyazın Türkiye'yi, Aslan-Ultra, cim bom bom, sarı- kırmızının Galatasaray’ı, Gakkoş, bordo beyazın, Elazığ’ı çağrıştırması gibi. Bu özelliği bireylere kadar indirgemek mümkündür.

Doğruları, faydaları kadar yanlışları ve zararları tartışılan futbolu öyle ya da böyle görmezlikten gelmek biraz önyargılı ve öznel yaklaşım olur herhalde. Her şeyde olduğu gibi futbolda da ölçüyü de unutmamak lazım.

Futbol; oyuncusu, teknik kadrosu, yöneticisi, seyircisi ve diğer faktörleri ile devasa bir alan, kurum, kaynak, örgüt. Futbol adeta bir devlettir, sektördür, sihirdir…

Baksanıza büyük takımların taraflarının sayısı dünyadaki bazı devletlerin nüfusundan çok.

Dedik ya konuş konuş bitmez spor ve futbol gelelim kısaca Türkiye’ye ve Elazığ’a. Türkiye, Avrupa ve Amerika’yı kıskandıracak genç olduğu kadar yetenekli sporculara, futbolculara sahip. Üstelik coğrafi ve fiziksel şartlar da spor ve futbol için oldukça el verişli. Türkiye’de, sağlık başta olmak üzere birçok yolun güzergâhıdır spor ve futbol. Yapılacak şey sporun öneminin farkını yaşatarak, ta bebeklikten spora olan ilgiyi arttırmak ve spor alanına ciddi kaynaklar aktararak en küçük merkezlere bile sporu yaymak, teşvik etmek...

Planlı, programlı, bilimsel, altyapısı sağlam, sağlıklı ve bilinçli bir nesil yetiştirerek ata sporlarını da hatırlayarak, unutulmaz başarılara da imza atılarak Türkiye’yi dünyanın ilk sıralarına taşımak Türkiye’nin pusulası olmalıdır. Ya Elazığ?

Elazığ da Türkiye’nin adeta bir fotokopisi ama birçok ile göre de oldukça da şanslı ve avantajlıdır Gakkoşlar Diyarı. Bir kere Elazığspor adına geçmişte güzel hizmetlere imza atıldığı unutulmamalıdır. Elazığ’da da spor ve futbol adına ciddi bir potansiyel söz konusudur. Üstelik coğrafi ve fiziksel şartlar birçok ilimize göre gıpta edilecek bir şekilde cazibesini korumaktadır. Yani tarihin, eğitimin, kültürün, sanayinin, turizmin, ulaşımın kalbi olan Elazığ, aynı zaman da sporun da merkezi, cazibesi ve bölge şehri statüsüne getirilebilecek bir ildir. Genel anlamda bu potansiyel ve kaynak Elazığ’da mevcuttur. Dahası var. Elazığ düşünce itibarı ile spora yatkındır, birçok alanda spor adına ciddi gayretler kendini göstermeye başlamıştır Elazığ’da. Fırat Üniversitesi, spor lisesi, sivil toplum kuruluşları ve ilgili resmi kuruluşlar Elazığ’ın spor adına diğer avantajlarıdır.

Spor adına rüştün, kendini ispat etmenin ilk ve önemli aşamalarından en belirgini de Elazığspor’dur. Çünkü spor ve futbol adına Elazığ’a kazandırılacakların sadece sportif yönü söz konusu değildir.

İnsanlar belki yaşlanır, spor aktivitesi de düşebilir, ama sözler ve icraatlar yaşlanmaz, hep genç kalırlar. Üstelik de insanlar gibi ölmezler…
yucelcan23@hotmail.com

Tüm Yazılar için Tıklayınız