Money Aidat Borcu Sorgulama
Event Etkinlik Takvimi
Survey Anket

Web Sitemizi Nasıl Buldunuz ?

İstatislik Sayfa İstatisliği
  • Online Kişi   : 2

  • Kişisel           : 386048

  • Toplam         : 3436956

Köşe Yazarı › Yücel CAN › Yenilgilerin Kazası Ve
5557 kez okundu
04/10/2010

Yücel CAN / Yenilgilerin Kazası Ve


YENİLGİLERİN KAZASI VE TELAFİSİ

Keşke, ama, bir daha, yeniden, şayet, tekrar… gibi sözcükler yanlışların farkına varmanın, pişmanlığın bir başka şekilde ifadesi. Keşke bir şans daha verilse, ama böyle olacağı, bir daha aynı şeyi yaşasaydım, yeniden dünyaya gelirsem, şayet bir defa daha, tekrar aynısı olursa… gibi pişmanlık yüklü üzüntülü ifadeler.

Bazen bir şey ömürde bir kez olur ama tekrarı mümkün olmaz, ya da bazı şeylerin telafisi mümkün olmaz. Testi kırıldıktan sonra akıl verme de sanki sık sık tercih edilen bir yol. Önemli olan da testi kırılmadan tedbir alabilmek.

Bazen şans yaver gider, bazen de şansızlık peşinizi bırakmaz. Bazen de “evdeki hesap çarşıya uymaz” misali umulmadık engellerle karşılaşılaşılır.
Bazen de tecrübeler, tekrarlar, gerçekler vaz geçilmezler arasında yer alarak beyinlerde yeniden hayat bulur. Derler ya “tekrar yüz seksen defa olsa da güzeldir”diye.

İşte bu anlamda tekrarla da olsa Elazığ’ın simgeleri; Harput, Fırat, Hazar… Daha saymakla bitmez Elazığ’ın simgeleri... Tarih, sanat, eğitim, kültür, turizm, folklor, sanayi, tarım alanında; gıdalarda, barınmalarda birçok simge vardır Elazığ’ı temsil eden. Elazığspor da Elazığ’ın bir sembolüdür, simgesidir.

Şimdi hatırlayalım Elazığspor’un, Süper Lige çıktığı o yılları. Dört büyükler ve diğer takımlar, seyircileriyle Elazığ’da. Medya bir hafta öncesinden çoktan ekranlarda, basında spor ile beraber tanıtım yapmaya başlamış bile. Dahası komşu illerdeki seyirciler başta olmak üzere, seyirciler Elazığ’ı hareketlendirerek Elazığ’da ekonomik, sosyal bir harekelilik gözden kaçmıyordu. Otuz beş yıllık bir hasrete son vererek Süper Lige çıkan Elazığspor’un kalıcı olması; Yozgat’ın, Van’ın, Erzurum’un, Zeytinburnu’nun, Sarıyer’in durumuna düşülmemesi defalarca hatırlatmıştı. Kim kurtulabildi ki küme düşüş kıskacından, düşüş o düşüş. Rize, Antalya kendini zor kurtardı o düşüşten, ama Rize yine süper Ligden düşmeden kendini alıkoyamadı.

Elazığspor, futbolda nasıl yükselip sosyal, ekonomik alan başta olmak üzere birçok yönden nasıl küme atladı ise, Elazığspor'un küme düşmesi ile Elazığ da yine sosyal, ekonomik gibi birçok alanda küme düşmüştür.

Elazığspor’un Süper Lige çıkması sadece sportif bir başarı değildir. Bu başarının sosyal, psikolojik, ekonomik ve siyasi yönleri, getirileri vardır. Aynı şekilde küme düşmenin de olumsuzlukları, eksileri, götürüleri vardır. Evet. Elazığspor’un bazı şansızlıklarla karşı karşıya olduğu, hakkının yenildiği, puanlarının gasp edildiği doğrudur. Ee doğru, doğru da söyleyin Allah aşkına bizim hiç yanlışımız, eksiğimiz, hatamız yok mu yani? Elazığspor hep yalnız kaldı, yalnız… Hep aynı ve tekrarlı hatalar… Süper Lig tecrübesi olan Elazığspor hak etmediği bir yerde. Elazığspor’un en büyük rakibi Elazığ ve Elazığspordur. Birilerinin bu gidişata dur demesi gerekmiyor mu?”

… Bin dokuz yüz atmış yedi yılında bordo-beyaz renklerle Elazığspor kurulmuş. Ve Gakkoşlar tarihinde üç kez Üçüncü Lig Şampiyonlu, bir kez İkinci Lig Şampiyonu olmuş. İki bin iki yılında da Süper Ligde İlimizi temsil eden Elazığspor, iki yıl sonra Süper Lige veda ederek İkinci Lig A Kategorisine düşmüştü. Şimdi ise Elazığspor klasman grubunda grupta kalma mücadelesi veriyor. Ağzımıza almak, düşünmek bile istemiyoruz ama bu haliyle sanki Elazığspor Üçüncü Lig yolcusu. Tehlike çanları çalıyor Elazığspor ve Elazığ için. Ne demek yani? Elazığ, spor alanında geriye gidince, birçok alanda da küme düşecek ve Elazığ’ın güzelliklerine Elazığspor’un küme düşmesi ile gölge düşecek. Maalesef sanki tecrübe edermişçesine Üçüncü Lige düşen bir Elazığspor düştüğü merdivenleri bir bir çıkacak ve kim bilir bu yolculuk da yıllarca sürecek, maazallah bir otuz beş yıllık bir yolculuk yeniden başlayacak gibi.

Tekrar tekrar… Gerçekler için tekrarda fayda varsa defalarca tekrarla. Elazığspor'un ve Elazığ'ın en büyük rakibi kendisidir, Elazığ ve Elazığspor'un sahibi ve dostu önce yine kendisidir.

Medyanın Güler Yüzlü Usta Kalemi Orhan Kılıç Abi'nin Politik Futbol isimli kitabı futbolun değişik yüzlerini değişik bir açıdan ele alan akıcı üslubuyla bir başka dünyayı siyasetle iç içe farklı simalarla ele alıyor. Ve Politik Futbolun bir konuğu olan Cumhurbaşkanımız Sayın Abdullah Gül bizim de kulağımıza küpe olacak Kayserispor için bakın neler söylüyor:

“… Her hafta buraya Süper Lig takımları geliyor. Şehre katkısı ve avantajı büyük. Tabii dört büyükler dediğiniz gibi çok sık geliyor buraya. Ayrıca koşu illerden gelenler var… Bunlar şehre heyecan katan şeyler. Yani spor gerçekten çok ayrı bir olgu…”

Fazla uzaklara gitmeye gerek yok bir bakalım etrafımıza. Malatya’ya, Diyarbakır’a, G.Antep’e, Sivas’a, Kayseri’ye. Sporun ve futbolun şehre kattığı zenginliğe, hareketliliğe bakın. Kayseri ve G. Antep sosyal ve ekonomik yöndeki gelişmesinde futbolun kalitesi ile uyum içerisinde. Sivasspor'daki futbol rüzgârı ülke gündeminde hiç düşürmüyor Sivas’ı. Ş.Urfa, K. Maraş gelişmeye paralel olarak bir çıkış arıyor kendisine.

Ya Elazığ ne olacak küme düşerse! Damdan düşmekten beter olur Elazığ küme düşünce. Bir kere şehrin gelişmesine, güzelliğine yakışır mı bu çirkin surat ve uyumsuzluk! Futbol çıtadır, daha iyiye gitmektir, yol haritası çizmektir. Dört büyüklerle sırt sırta veren, rekabet eden bir Elazığspor mu; yoksa gelişmemiş, keşfedilmemiş, kendi temel ihtiyaçlarını bile çözememiş çamurlar içerisinde, dağlar arasında kaybolan bir Elazığspor mu? Bu kararı vermek sorumluluk ister. Küme düşen bir Elazığspor unutulmamalıdır ki birçok alanda da küme düşecektir, görücüsü olmayacak, kendi çalıp kendi oynayacaktır. Bu Elazığ’a da, Elazığspor’a da yakışmaz.

Mesele sadece televizyon izlemekse işte siyah beyaz televizyon. Ben televizyon izlemem diyenler bile siyah beyaz televizyon izlemiyorlarsa. Bir de teknolojinin hız tanımadığı bir devirde renkli televizyonlar bile ihtiyaca cevap veremiyorsa…

Hoşumuza gitmese de, defalarca dinlesek de, sık sık söylense de maalesef bunlar acı gerçeklerdir. Tekrarlar sevilmese de inkâr edilemeyen doğrulardır, dikkat edilmesi gereken hususlardır. Elazığspor’un girdiği şu son virajlardaki yenilgilerin kazası ve telafisi mümkün olmaz artık.

Ne olur iki bin yirmi üçlü yıllara kendini hazırlayan Elazığ’ı, sporsuz, futbolsuz bırakarak ekonomik, sosyal, siyasal gibi birçok alanda bile bile küme düşmeyelim.
yucelcan23@hotmail.com

Tüm Yazılar için Tıklayınız