Money Aidat Borcu Sorgulama
Event Etkinlik Takvimi
Survey Anket

Web Sitemizi Nasıl Buldunuz ?

İstatislik Sayfa İstatisliği
  • Online Kişi   : 1

  • Kişisel           : 386095

  • Toplam         : 3439576

Köşe Yazarı › Yücel CAN › Sahada Ve Masada
5128 kez okundu
04/09/2008

Yücel CAN / Sahada Ve Masada



SAHADA VE MASADA KAZANABİLMEK

Devletleri, bölgeleri, illeri temsil eden, kendine özgü hasletler, özellikler, güzellikler, farkındalıklar, temsiliyetler, nişanlar vardır. Öyle ki bu vasıflar, özellikler o adresin neresi olduğunu anlamaya yeter. Harput, Fırat, Hazar, Gakkoş… isimleri Elazığ’ı hatırlatmaz da neyi hatırlatır, bunlar bizim sembollerimiz. Bordo-beyaz renkler de bizlere elbetteki Elazığ’ı, Elazığspor’u hatırlatır. Öyle ki bir sevdadır Elazığ ve bu sevdayı anlamlı hale getiren önemli bir faktör de 1967’li yıllardan itibaren Elazığ kitabının zengin sahifelerinde Elazığsporun da yer almasıdır. Elazığspor çizdiği yol haritasında otuz beş yıllık bir özleme son vererek birçok ile nasip olamayan Süper Lige(o zamanki birinci lig) çıkma ayrıcalığının mutluluğunu da Elazığlılara yaşatmadı mı?
Geçenlerde mailime Elazığspor ile ilgili değişik yorumlar gelmişti. Ve bu yorumların ortak dili Elazığspor fanatiği olmana rağmen, bu konuda neden suskun olduğum yönündeki eleştiri ve sorulardı… Evet, Elazığspor ve Elazığ ile ilgili olarak yazmadığımın ben de farkında olduğumu sadece ifade edeceğim. Ancak herzaman için var olan bir sorunun çöümünde, Elazığ ile ilgili bir sıkıntıda hiçbir zaman duyarsız olmadım. Karınca misali de olsa sorumluluğumu yerine getirme bilincini hiçbir zaman kaybetmedim, inşaalah kaybetmeyeceğim de. Elazığspor ile ilgili spor yazarlarımız, Vehbi Coşkun Ağabeyin alanına girme hoşgörüsüne sığınarak, adeta bizim kanaatlerimizi haykıran Murat Kuşçubaşı Kardeşimin Elazığspor feryadına diğer köşe yazarlarımız gibi ben de acizane katılıyorum.. Çünkü Elazığ bizim herşeyimiz. Hani sembollen o tezahuratmız var ya“ Elazığ, Sen bizim herşeyimizsin!”
Öyle ya da böyle, şu veya bu şekilde, ikinci yarı maçlarını kendi sahamızda oynamanın avantajını hesap ederek, hatta ikinci sırada yer alarak super lige çıkmayı bile hayal ederken, geldiğimiz tablo çok üzücü ve şok edici! Süper Lig tecrübesi olan Elazığspor hak etmediği bir yerde. İlk üçte yer almasını arzuladığımız Elazığspor maalesef hak etmediği ve arzu edilmeyen bir noktada. Allah korusun “ya Elazığspor küme düşerse”yi tartışıyoruz.
Elazığspor’un gidişatı bizleri hoşnut etmediği doğrudur. Yanlışlar silsilesinin devam ettiği, izlenen yanlış, hatalı politika ve transferlere ek olarak aynı yanlışlıkta Hoca tercihlerinin yapıldığı, toplumun değişik kesimlerindeki Elazığlıların birçok anlamda Elazığspora sahip çıkmadığı, yüreğinde Elazığ ve Elazığspor sevgisini hisseden hemşehrilerimizin platonik sevgileri nedeni ile Elazığspor’a arzu edilen düzeyde destek sağlayamadığı ve Elazığsporun birçok maçı masada kaybettiği de doğrudur, eleştirilebilir. Elazığspor’un performansı ve içinde bulunduğu durum bizleri gerçekten üzmektedir.
Sıkıntılar elbetteki tartışılmalıdır. Güç kaybına, zaman ve kaynak ısrafına sebep olacak tartışmalar…Ama şimdi mi, o halde?
Şimdi özeleştiri, yapıcı eleştiriden çok zor günler yaşayan ve yaşatan Elazığspor için şapkayı önümüze koyup Elazığ ve Elazığspor’un sorunlarının çözümünde kenetleşerek fikir üretmek, yardımlaşmak zamanıdır. Gün kavga, küskünlük zamanı değildir. Gün birleşmek, kenetlenmek zamanıdır. İnanın küme düşecek bir Elazığsor’u tekrar aynı ligde bırakmak ve süper lige çıkarmak daha zor olacaktır. Kimbilir buralara gelmek için kaç yıl geçecektir. İşte Zeytinburnu, Aydın, Yozgat, Erzurum, Van…. örnekleri.
Yöneticisi, teknik heyeti, sporcusu, seyircisi ve diğer güçleri gönül birliği ile bir araya getirebilme adına gün birlik zamanı. Bir an da olsa Elazığ için kaygı, korku ve beklentilerden haydi sıyrılalım, kıralım kötü hasletlerin zincirlerini, çatlatalım düşmanları, azami müştereklerde değilse bile asgari müştereklerde bir araya gelelim. Şunu unutmamak gerekir ki akıllı insan geçmişte yaşadığı hatalara tekrar düşmeden dersler çıkararak geleceğini aydınlık bir dünya ile yaşatmaya çalışan kimsedir.
Haydi Elazığspor’la ve Elazığ’a hakareti bir maharet sayarak haddini aşanların tavrına cevap verebilmek için ele ele beraber hareket etmeye. Elazığspor’un ve Elazığlıların hırslanıp haysiyetlerini kurtarma adına bir araya gelip kenetlenmek kaçınılmaz bir zorunluluktur. Yoksa en yakın komşularımıza bile kendinizi nasıl anlatacağız, sizinle rekabet edecek güçteyiz diyebilecek miyiz?
Haydi yılda birkaç kez de olsa Elazığsporu ekranlarda kovmayalım. Evet, Elazığspor şahısların, grupların değil; Elazığ ve Elazığspor hepimizin, Kötü bir durumda olacak bir Elazığ’n hali hepimizi üzmeyecek midir?
Elazığspor sadece kuru bir sevginin, beklenti ile değerlerin, menfaatin kesiştiği bir nokta olmasın. Kuruşlar milyarların yanında etkisiz, inançlar paranın yanında aciz, Elazığ ve Elazığspor hep yalnız kalmasın.
İnanın Elazığspor’un Elazığ’a birçok yönden fayda sağladığı da bir gerçektir. Elazığspor, Elazığ’ın üretilmeye hazırlanan saf, işlenmemiş altınıdır. Maharet ise altına sahip olmanın bilinciyle, altını işleterek ona değişik şekiller vermektir.
Elazığspor’un ligde kalması sadece sportif bir başarı değildir. Bu başarının sadece sportif getirileri de söz konusu değildir. Bu başarının sosyal, psikolojik, ekonomik ve siyası yönleri, getirileri vardır. Elazığspor tanıtımdır, medyanın yüzünü çevirdiği yerdir. Elazığspor ekrandır, gazetedir, internetin haber ağıdır.
Elazığspor’u hakir görenlere cevap verebilme adına, centilmenlik adına daha güzel oynayabilme adına, kalan beş maç için, matematiksel olarak yarıştan kopmamak için Bolu maçı galibiyetler serisinin başlangıcı olsun. Haydi ümitlerimizi zorunlu olarak bir başka zamana ertelemeyelim. Elazığspor’un kümede kalabilmesi bundan sonraki maçlarda puan kaybetmeye tahammülü yok. Elazığspor kalan maçlarda ligde kalabilmeyi garantilemesi ve derin bir nefes alabilmesi için neden beş hafta galip gelmeyelim ki?
Şu unutulmasın ki otuz beş yıllık bir özleme son vererek Süper Lige çıkanlar tarihe bir ilk olarak adlarını yazıp nasıl alkışlandılarsa, Elazığspor’a farklı ilkleri, mağlubiyetleri yaşatanları da tarih yazacaktır, Elazığspor’u bu darboğazdan kurtaranlar da alkışlanacaktır. Yani unutulmasın ki güzellikler ve kötülükler hep kişilerle beraber anılacaklardır.
Elazığlı gururlu ve haysiyetlidir. Alay edilmeyi, güçsüz görünmeyi sevmez. Üstelik Elazığlı kadirşinastır. Gönlü hoştur, kendine iyilik edenleri de unutmaz.
Elazığspor’un birinci ligde kalması, Elazığspor ve Elazığ’ı medyaya taşıyacak, Elazığspor gibi değişik faaliyetlerle tanıtımının yapılması yerine Elazığspor’un başarısızlığı sonrası küme düşmesi bizleri üzecektir.
Geçmişten ders alınarak galip gelmek ve kümede kalmak için Elazığspor’un küme düşmesinin aynı zamanda Elazığ’ın da ekonomik, sosyal ve daha birçok yönden küme düşmesi demekti.Önce başarılı olacağımıza kendimizi inandıracağız, sonra da Elazığlıları…
Her şey daha güzel bir Elazığ ve Elazığspor için!
Matematiksel olarak şansımız devam ettiğine göre haydi geçen yıllarda olduğu gibi zoru başarmaya!
Başlamak bitirmenin yarısıdır. Hiçbir mazaret başarısızlığın yerini tutamaz.
Galibiyet parolanız, başarı nazarınız, Allah yardımcınız olsun…
yucelcan23@hotmail.com

Tüm Yazılar için Tıklayınız