Money Aidat Borcu Sorgulama
Event Etkinlik Takvimi
Survey Anket

Web Sitemizi Nasıl Buldunuz ?

İstatislik Sayfa İstatisliği
  • Online Kişi   : 1

  • Kişisel           : 386095

  • Toplam         : 3439811

Köşe Yazarı › Yücel CAN › YENİDEN NEŞVÜ NEMA BULMAK
5727 kez okundu
04/03/2013

Yücel CAN / YENİDEN NEŞVÜ NEMA BULMAK


Yıllar geçse de, birçok şey değişse de değişmeyen tek şey vardır O da insanlık ve insana yakışan davranışların sergilenmesidir. Bedenen ölse bile insanlığın hizmetine ölümsüz bir eser bırakmaktır. Çünkü bazen yapılanları, yaşananlar insanı hayrete düşüremez mi? Hatta çoğu zaman “…bu insanlığa sığmaz, insan olan bunu yapmaz…” gibi ifadeler kullanılmaz mı?

İyililik de, kötülük de, iyiler de, kötüler de hep insanla yaşar. İnsan aklı ve kalbi ile yaşananları unutamaz, hayvan olayım dense bile yaptığı kötülüklerle kendini kurtaramaz, ancak aklını kaybederse veya çıkabilirse insanlığın sınırları dışında kalırsa belki kendini biraz rahatlatır.

Onun için ne olursa olsun, şekilden öte insanlık. Liyakat ama hasletleri ve hassasiyetleri olan bir insanlık. Anlatılanlar belki çok heyecanlı ve tezahüratı gerektirecek kadar heyecanlı olmayabilir. Ama hakikatler daha kalıcı ve anlamlıdır.

En güzel hizmet de insanlığa hizmetçilikten gocunmayan bir anlayıştır ki bu hizmete talip olanların başı da birdir, sonu da. Bu yolda kalp de anlamlıdır, tırnak da. Hele hele eşitliği aynılık kabul etmeden mağdur, mahzun, mazluma, yetim, korunmaya, bakıma, yardıma…
muhtaçlara gönül açarak, onları ötekileştirmeden, dışlamadan inadına hizmet edenler ayrılık otları içerisinde şifa otlarını, değişik rayiha ve desenlerdeki çiçeklerin en önemli mimarlarıdır.

Çünkü insan bir noktada her şeyi kendine takdim eden Allah’ın bir noktada memuru, bütün kâinatın en mükemmel varlığı olması ile de insan adeta bir halife hükmündedir. Dolaysıyla insanlığa hizmet sabırlı, hoşgörülü olmayı, samimi davranmayı, şefkatli olmayı, muhabbeti yaşamayı gerekli kılar. Yoksa sadece görev anlayışıyla takdire şayan hizmetleri yapmak zor, belki de imkânsızdır.

Dünya Ülkeleri özel ihtiyaç grubu denilen kesime hizmetlere öncelik vermektedir. Bizim tarihimizde de böyledir. İnsanın sevilmesi, insana saygı gösterilmesi, Allah’ın rızası doğrultusunda hareket edilmesi, sevap- günah kavramları etrafındaki insana yönelik hizmetlerin amacı da aslında insanlığın can çekişmemesi adına yapılanlardır. Aksi taktirde insana yapılanlar bir iane, lütuf, minnet olarak düşünülmemelidir. Bütün bunlar insana insan olduğu için ele alınması gereken durumlardır.

İşte bu anlamda birçok anlamda olduğu gibi dün konuşulamayan birçok şey bugün konuşulabiliyor, dün üstü kapalı olan birçok şey günışığına çıkıyor, özeleştiriler yeni kapıların açılmasına vesile oluyor. Statüko, bazı güçler ve güçlükler değişimin olmasını engelliyor veya zorluyor. Ama samimiyet ve inanç doğrultusundaki azimli çalışmanın karşısında kim durabilir ki?

Belirtilen alanlardan bir tanesi ve belki de en önemlisi sosyal hizmet ve yardımlar diye genel olarak tabir edilen hizmetler kapsamıdır. Konu insan ve özellikle mağdur kesim olunca daha hassas ve ince davranmak gerekir.

Öncelikle bu alanda hizmet edenlere gönülden ve yürekten teşekkürler. Aslında bu alanda çok ama çok konuşulacak şeyler var. Ama konuşulanları dinleyecek ve anlayacak kesim de bir o kadar önemlidir. Emeğe saygı, emeğin çalınması, transfer edilmesi ve anlaşılmaması üzerinde durulması gerekli hususlardır. Tabi ki muhatap da göz ardı edilmemelidir. Üstelik bu alanda az konuşmaması gerekenler maalesef çok konuşuyor. Yani iş ehline verilmediğinden at da sahibine göre kişnediğinden huysuz attan da verim alınamıyor tabi ki.
Bu alanı çok iyi bilenler arı deliğine çomak sokan kesim görüldüğünden ya dışlandı, ya da derlendirilerek cambaza bak cambaz kuralı işletilmeye çalışıldı. Ama geç de olsa şimdi bir yol ayrımına gelindi ve bazı konularda altı ay süreyle Kanun Hükmünde Kararname (KHK) çıkarma yetkisi Hükümete yetki verildi.

Doksanlı yıllardan beri özellikle de mevcut hükümet dönemi olan iki bin ikili yıllardan beri Günışığında da sık sık paylaştığımız hizmetlerin tek çatı alınması hususunu ve kalıcı hizmetleri iyi niyetle hep konuştuk. Hatta istenilen çalışmalar yazılı halde takdim edildi. Ama ne oldu?
İ
Üstelik ortada da Elazığ gibi güzel bir model var. Birçok proje de pilot bölge olarak Elazığ’da uygulanabilir.

İşte çarpıklığın en belirgin örneği TBMM Sokakta Çalışan ve Yaşayan Çocuklarla ilgili komisyon çalışmaları. Belki de TBMM tarihinde en etkili bir komisyon çalışması. Ne oldu, icracı bakanlık olmadığından çalışmalar ne kadar yürütülebildi ki?

Bir bilene ve gönül adamına sormak lazım. İşte bir başka şans. Kamu hizmetlerinin düzenli, süratli, etkin, verimli ve ekonomik bir şekilde yürütülmesi amacıyla kadın, aile, sosyal hizmetler ile ilgili kurulacak bakanlık başta olmak üzere diğer bakanlıklar yirmi dördüncü dönemde fiiliyata geçirilecek.

Elbette bir şeyler yapılıyor ama neler yapılıyor, mesela çatı altında mevcutlar dışından kimler var? Kadının Statüsü Genel Müdürlüğü, Aile ve Sosyal Araştırmalar Genel Müdürlüğü, Sosyal Yardımlaşma ve Dayanışma Genel Müdürlüğü, Sosyal Hizmetler ve Çocuk Esirgeme Kurumu, Özürlüler İdaresi Başkanlığı aynı çatı altında toplanabilecek mi, Vakıflar Genel Müdürlüğü zamanla aynı çatı altında yer alabilecek mi?

En azından çok geç de olsa bu eksikliğin fark edilmesi elbette çok önemli bir adımdır. Bir başka açıdan da içinin dolu olması belirlenen ilkelerin uygulanabilmesi de bir o kadar önemlidir. Mesele kişinin insan olduğunun farkında olması ve insana nasıl davranması gerektiğini okuyabilmesidir. Bu alanda çok konuşulmalı, çok tartışılmalı ama samimiyetle özeleştiriyi elden bırakmadan liyakatli ve insanlık sarayından nasibini alanlarla birlikte yürümeyi unutmadan bir insan hizmeti kâinata hizmet gibi algılayanlarla omuz omuza verilerek yürünmelidir.

Çünkü her zamankinden çok şefkate, muhabbete, adalete, birlik ve beraberliğe ihtiyacımız var. Şu unutulmamalıdır ki en önemli yatırım insana yapılan yatırımdır. İnsan bizim gözbebeğimizdir, aile de ilk durağımızdır, yuvamızdır. Kalkınmanın temelinde de insan vardır. Liyakatli ama duyguları olan insan hizmetin, kalkınmanın, yatırımın olmazsa olmazıdır.

Tüm Yazılar için Tıklayınız