Money Aidat Borcu Sorgulama
Event Etkinlik Takvimi
Survey Anket

Web Sitemizi Nasıl Buldunuz ?

İstatislik Sayfa İstatisliği
  • Online Kişi   : 2

  • Kişisel           : 386083

  • Toplam         : 3438817

Köşe Yazarı › Yücel CAN › BİR AH KEŞKE İLE SON YOLCULUK
5861 kez okundu
03/06/2011

Yücel CAN / BİR AH KEŞKE İLE SON YOLCULUK


Nedense plan ve programlarımızda çoğu zaman en sona attığımız, hesaba katmayıp ihmal ettiğimiz bir gerçek var; ölüm…

Bütün plan ve programlarda ölüme yer verilmiyor, ama ölümle hesaplar alt üst oluyor. Hayatın anlamı olan su ile ilgili bir köşe yazısı yazıp yazmayı düşünürken ölümün konuyu değiştirip her şeyi alt üst etmesi gibi.

Bir de hayıflanma ve pişmanlık belirten ah keşkeli cümlelerin bir bir sıralanması yok mu?

Ama ne çare giden geri gelmiyor, ölmüşe de çare bulunmuyor!

Hiç bitmezmiş gibi düşündüğümüz hayatın uzun yolculuğundaki sonsuz taleplerin ölümle noktalanacağını düşünerek kaybetmeden önce bir delikanlı olunabilse…

Hayat bir eğitimdir. İşte bu eksikliği öyle ya da böyle öğrenmenin fırsatını yakalayabilmek lazım.

Bir de ezberleri bozan bazı ezberleri de hayatımıza düstur etmek gerekmez mi?

Şekilden öte insanlık, defosuz bir hayat, hayatın olmazsa olmazları, benden içeri ben, hasletler, bedenen ölünse bile ölümsüz olabilmek, geride bırakılan hoş bir sada ve ölümsüz bir miras…

Eğer ki bir ömre, seksen beşlik bir yaşa yüz yıllar, asırlar sığdırılabiliyorsa…

Bir hayat ki samimi, dürüst, ilkeli, zikzaksız, tutarlı, sebatkâr, azim ve inanç dolu.

Dün dürün ötesinde beş dakika önce başka sonra başka olmayı görülemeyecek bir hayat. Üstelik ümitsizlik, yıkılmak yok o hayatta.

Birilerinin hatırı ve dayatması için de geri adım yok. Hep aynı, hep aynı…

Kibirden ve gösterişten öte sadeliğin, hoşgörünün, vefanın hakim olduğu nevi şahsına münhasır bir hayat.

Duruşu, bıyığı, kravatları, rahat tavırları, anlamlı cevapları, kızgınlığında bile insanları güldürerek verdiği cevapları, lügatte unutmayacağımız cevapları esprileri… Say say bitmez.

İlim, irfan yüklü bu hayatın ekonomik ve siyasi yönünü de unutmamak lazım. Milliliğe belki de en fazla verdiği önem, ağır sanayi hamleleri, emperyalizme karşı dik duruşu, Avrupa’nın çifte standardına hayır diyen duruşu, D-8 ile kardeşlerin birlikteliği… Say say bitmez.

Hayatı gibi ölümü de sade, samimi, birleştirici ve bütünleştirici idi.

Dostları, sevenleri ile beraber hasımları bile bu habersiz ölümden müteessir olduklarını söylüyordu. Taşkınlık, çılgınlık, hakaret, alkış yoktu bu ölümde.

Sabah Namazı bir başkaydı Hacı Bayramda. Hele ölümü haber veren minareden yükselen kalbi derinden vuran o güzel ve etkileyici sesi hala duyar gibiyim.

Hacı Bayramın o güzel sıcaklığında sanki bir bayrama hazırlanılmıştı. O kadar kalabalık ve araçların çokluğuna rağmen güzel bir organizasyon, insanları mağdur etmeyen bir işleyiş. Soğuğu düşünen ısıtıcılardan çok insanın içini ısıtan, insana değer Ankara Büyükşehir Belediyesi ve diğer belediyelerin, Kızılay’ın, çeşitli dernek, vakıf gibi sivil toplum kuruluşlarının ev sahipliklerindeki sıcak karşılama ve ikramları. Kısaca her şey sanki düşünülmüş ve organize edilmiş muhteşem bir ortam mevcuttu. Ankara binlerce insan sabahın erken saatinde bir aradaydı. Ya İstanbul farklı mıydı?

Milyonlarca insan, atmışın üstünde devlet ve herkesimden insanlar yine hayıflanarak zamanlama hatasıyla ah keşke diyordu.

Keşkelerin ötesinde bir de ardından hayattayken kendini eleştiren, hatta yolunu kesenlerin methiyelerini anlamanın zorluğuna hoşgörü ve birlikteliğe gölge düşürmemek için dün neredeydiniz sorusunu da sormadan, eğer insanlar ve kurumlar aynı noktada olmayıp hatalarını anlıyorsa,

Adı gibi yıldız, dini ile münevver, insanlığa hizmette er, sıkıntılara gücü ve gönlü ile bakan bir ilim, siyaset, halk ve hak adamı. Fazla söze ne hacet. Ortada şaibe götürmeyen, hizmeti kendine dert edinen, vakur bir hayat, hayattayken siyasette önünü kesenler, ceza verenler, hapse atanlar, dün yaptıklarına özür dileyen tavırla bir araya gelenler, en iyi referanslar arasında değil mi?

O aynı zamanda vefalı ve affeden bir kişiliğe sahipti. Ve helallik aldıklarını söyleyenler işte geniş gönüllü olmanın en güzel örnekleridir.

Dünyaya tekrar geri dönüp gelme fırsatı olsa nasıl davranılır bilmem ama bir gerçek var ki milyonlar yolcu etti, o ise şimdi yalnız.

Yalnızlığını gideren rahatlığı ve kalabalıklığı da geri de bıraktığı hizmetleri, sadaka-i cariyesi ve hoş bir sada… Allah tekrar rahmet etsin, yakınları başta olmak üzere milletmezin başı sağ olsun.

Keşkeleri sevmem ama keşke halkın ve Hakkın razı olduğu bir ölüm bana nasip olsa; Ah keşke…

Tüm Yazılar için Tıklayınız